Zehirli.Org

Oktan Keleş Nereye Koşuyor

Selamün Aleyküm,Konuda adı geçen ve onaltıyıldız adlı sitesinin sahibi bu adamı Mpl tv de görmüş o için samimi bir müslüman sanıp takip etmeye devam etmiştim.Yıllar boyu her gün onaltıyıldız sitesini açtım acaba ne diyo..okudum yorum yaptım katılmadığım hususlarda vardır bi bildikleri deyip susup beklemeyi tercih ettim.Çünkü bu şahıs Hızır a.s ile görüşüyor mış.Öyle biz ne anlarız hikmetten..Amma velakin artık bu adam iyice saçmaladı.Peygamberimizin türk olduğunu ispatlamaya çalışırken nefsimin hoşuna gitti acaba olabilir mi demiştim fakat uzak durdum fikre.Acemin araba üstünlüğü soy sop ile değildi ki.Yeni söylemleri Oktanın Ahir zaman paşası olduğu yönünde.Bu tam olarak Mehdilik taslamak mı yine de bilmiyorum.Adama açık açık ahir zaman paşası diyorlar.Onların jargonunda Hızır a.s adı İlhami abi.Bu adam ahir zaman paşası mıdır onbaşısı mıdır bilmem.Fakat ahir zaman fitnesi olduğu kanaati gittikçe artmakta bende.Tanıyanınız bileniniz var mı?Varsa bi cevap verin Allahaşkına .

15.03.2013 - Misafir

adnan oktan

BEYFENDİNİN adını youtubeye yazın veya programlarını seyredin o güzel bayanlar karşısında nasıl nefsinin kabardığını görmeniz dahi yetecektir şarlatan olduğuna...

21.04.2013 - misafir

Oktan Keleş Nereye Koşuyor

Selâm

Allâh' ın adı ile beni bağlamamış olsanız ve de bu yazınızı sonuna kadar okumamış olsam yazmazdım.


Şu bir gerçek ki günümüzde Müslüman ümmeti 2~3 ekol üzerinde toplanıyor. Bunlardan biri Ehl-i Sünnet Cemaati, Ötekisi Ehl-i Beyt Mektebi bir diğeri de vahabiler gibi günümüzün haricileri.

Oktan Keleş e verilen ilim bir emanettir. Kendisini uyardık ve öğüt verdik aldırış etmedi. Bu ilim İsa A.S. dan günümüze kadar ulaşan bir sünnete takabül ediyor ve bu ilmin peşinde koşan Ehl-i Sünnet Cemaati ehliyetsiz bir takım beyanatlarda ve haddi aşmalarda gözümüze çarpar. Örnek olarak

Hallacı Mansur un Tanrılık İddiası
B. Bistami nin arş üzerine çadır kurduğunu ve sancağının Muhammed ( S.A.A. ) nin sancağından büyük olduğu
C. Rumi' nin Mesneviyi Kur' an-ı Kerîm' den üstün tutması ve Tanrı' nın Musa A.S. acıktığını söylemesi ve yemek istemesi gibi.

Tipik bu tip vakalarda ermiş kişi, maneviyatının yüksek olduğunu iddia eden kişi genel de rüyasında Muhammed ( S.A.A. ) gördüğünü ve kendisine bir takım ilimler verdiğini söyler ve Ehl-i Sünnet Cemaati nin ilim gücünün %99 u bu ilme dayalıdır.Bu ilmi nasıl elde edeceğinizi anlatmaya ehliyetim yok. Çünkü sır ifşa etmek gibi bir derdimiz bulunmuyor ve de bu ilme sahip kişilerin neler söylediğini yukarıdaki örneklerde bir kaçını anlattık.

Elhamdülillâh Müslüman olarak bizler Tevhide ; Allâh' ın Bir, Tek, Benzersiz, Ortaksız İlah olduğuna ve Muhammed S.A.A. ' nin de Allâh Azze ve Celle' nin peygamberi ve kulu olduğuna şahitlik eder, Allâh' u Te' Âla' nın bu dini tamama erdirdiğine, kamil kıldığına, Muhammed S.A.A. bu dini tebliğ ettiğine, edasında bir kusur işlemediğine siper olmak durumundayız.

Müşriklerin dedikleri Kelime-i Şehadet getirdikten sonra Müslümanların da demesi caiz değildir. Örneğin testis inancı, İsa A.S. mın Tanrı' nın oğlu olduğuna inanmak, Tanrılık iddia etmek, peygamberi geçmeye çalışmak gibi....

Bunları anlatırken günümüzde ki Ehl-i Sünnet Cemaatinin tamamının baatıl olduğunu anlatmak istemiyoruz. Gelin görün ki görünen köy kılavuz istemez.


Gelelim Sayın Keleş 'in durumuna. Bu ilmi mesnevi öğretileri ile devralmış iyi niyetli olduğuna inandığımız bir arkadaşımız. İlim vefa demektir, vefa odur ki yan cizildiğinde sizi de çizerler. İlim için şu temel bir düstur olarak karşımıza çıkar. Gelme gelme gelme, dönme dönme dönme. Ya ilim almak için gelemeyeceksiniz ya da ilimden sonra dönmeyeceksiniz ki hüsrana uğramış olanlardan olmayasınız.


yayınladığı kitapların yazım ve edebi niteliği sizi farklı düşünme yollarına götürür. İlhami abi dedikleri şey ile feyzi canlandırır. Kendisi Hızır A.S. mı bilinmez , görüşüyor mu bilinmez. İddia dan öteye gitmez şu durumda. Bilinmelidir ki C. Rumi ömrü boyunca Hızır A.S. mı aramış dahası Ş. Tebrizi' yi Hızır A.S. zannetmiş, Ş. Tebrizi Makalat kitabında beni o kişi zannediyor ama ben o değilim diye yazmıştır.

Esasında Hızır A.S. ile ilgili Anadolu ve İran üzerinde en büyük etken Ahmet Yesevi ( Allâh Azze ve Celle Ondan razı olsun, sırrını saklasın ) öğretileridir. Ahmet Yesevi bir kolu Salmanı Farisi ( Allâh Azze ve Celle Ondan razı olsun, sırrını saklasın ) ve İmam Mehdi A.S üzerinden bu ilimlere vakıf olmuş değerli bir şahsiyettir. Anadolunun İslam dünyasına dahil olmasında en büyük hizmetleri yapan erenleri yönlendiren içlerinde Şeyh Edeb Ali, Hünkar Hacı Bektaş gibi erenlere yön tayin eder. Öyle bir etkendir ki, Allâh' u Te' Âla' nın dilemesi ile savaşları keskin kılıc ile kazanmada ve de tahta kılıc ile kale fethetmede nice erenler hünerlerini sergilerler.

Meşhur bilinen bir söz vardır. Bozuk saat bile günde 2 kez doğruyu gösterir. Bozulmamak ve vefalı olmak dileklerimle....

25.04.2013 - Ali İmran