Zehirli | Konular | Kitaplar

İSKENDER EVRENESOĞLU (Sahte Mehdi)

Âhirzamanda, kıyametin kopmasına çok az bir zaman kala Allah-u Teâlâ’nın ümmet-i Muhammed’in başına gönderdiği bir komutan olan Hazret-i Mehdi, âdil bir idareci, dirayetli bir önder, şecâatli bir kumandandır. O doğrudan doğruya Resulullah Aleyhisselâm’ın vekâletini taşıyacak, onun hilâfetini, onun vazifesini yapacak. Garip duruma düşen İslâm’ı, gariplikten kurtarmaya çalışacaktır. Çünkü bunun için gönderilecek. Allah-u Teâlâ onu muzaffer edecektir.

Mehdi; kelime olarak hidayet kökünden gelir. Allah’ın hidayetine ermiş mânâsını taşır, Allah’ın izniyle hidayete erdirecek mânâsını da ifade eder.

Mehdi Aleyhisselâm hakkında çok sayıda Hadis-i şerif nakledilmiştir. Âlimler bunu mütevatir kabul ederler. Resulullah Aleyhisselâm’dan beri, müslümanlar âhir zamanda, Ehl-i beyt’e mensup bir zâtın çıkıp dini güçlendireceğine, adaleti hâkim kılacağına, müslümanların ona tâbi olup İslâm beldelerinde hâkimiyet kuracağına, bu kimseye Mehdi denileceğine inanmış ve bu âli zâtın gelmesini beklemektedirler.

Hadis-i şerif’lerde ifade edildiğine göre İsa Aleyhisselâm ile Mehdi Aleyhisselâm aynı zamanda çıkacak ve İsa Aleyhisselâm, Hazret-i Mehdi’ye yardımcı olacak, birlikte Deccâl’i öldüreceklerdir. Hatta Hazret-i İsa Aleyhisselâm’ın, Hazret-i Mehdi’nin arkasında namaz kılacağı rivayet olunmuştur.



Bugüne kadar “Mehdiyim” diyenlerin hepsi şeytanın kuklasıdır, maskarasıdır. Bu çıkanlar yalancıdır, sahtedir, soytarıdır. Bunların yalanını, sahteliğini Hadis-i şerif’ler ile çürüttük. Gelecek olan Hazret-i Mehdi’nin alâmetlerini Hadis-i şerif’lerden öğreniyoruz.

Câh’ıs-sadefî -radiyallahu anh-den rivayet edildiğine göre Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir Hadis-i şerif’lerinde şöyle buyurmuşlardır:

“Benden sonra halifeler bulunacaktır. Halifelikten sonra emirler, emirlerden sonra krallar, krallardan sonra da zâlim idareciler olacaktır.

Daha sonra ehl-i beyt’imden bir adam çıkacak, yeryüzü zulümle dolduğu gibi onu adaletle dolduracaktır.” (Câmiüs-sağîr: 4768)



Mehdi Hazretleri hakkında pek çok Hadis-i şerif nakledilmiştir. Ulemâ bunları mütevatir kabul ederler. Çünkü müslümanlar âhir zamanda Ehl-i beyt’e mensup bir zâtın çıkıp din-i İslâm’ı güçlendireceğine, adaleti hâkim kılacağına, bu kimseye Mehdi denileceğine inanmış ve bu âlî zâtın gelmesini beklemektedirler.

Zuhur etmeden önce zemin hazırlanacağı ve mutlaka tâbi olmanın gerekliliği, mutlaka gönderileceği ve nesebi, ehl-i beyt’ten oluşu, vehbî ilmi, bir gecede olgunlaştırılacağı, cennetle müjdelenmesi, insanlar tarafından çok sevilmesi, mücadeleci oluşu, zuhur senesini haber veren alâmetler ve zuhuru, çıkışından ümitlerin kesildiği bir sırada çıkması, zamanının en hayırlısı olması, zuhur şekli, hakimiyeti, zamanının bereketi hakkında rivâyet edilen bütün Hadis-i şerif’leri eserlerimizde ortaya sermişizdir.



İsa Aleyhisselâm ile buluşması hakkında Ebu Ümâme el-Bâhilî -radiyallahu anh-den şöyle rivayet edilmiştir:

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bize hitap etti. Deccal’i anarak şöyle buyurdu:

“Sonra Medine şehri, sakinleriyle beraber üç defa sallanacak. Bunun üzerine Medine’de bulunan münafık erkek ve kadınlardan hiç kimse kalmayıp hepsi de Deccal’in yanına gidecekler. Böylece demirci körüğünün demirin kirini pasını giderip attığı gibi Medine de içindeki pisliği dışına atacak ve o güne kurtuluş günü denilecektir.”

Ümmü Şüreyk bint-i Ebi’l-Aker -radiyallahu anhâ-:

“Yâ Resulellah! Peki o gün Araplar nerede olacak?” diye sordu.

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:

“Araplar o gün az olurlar ve büyük çoğunluğu Beyt’ül-Makdis (Kudüs)te bulunacaklardır. İmamları da sâlih bir insan (Mehdi) olacaktır. Sonra imamları öne geçip kendilerine sabah namazını kıldıracağı sırada Meryem oğlu İsa Aleyhisselâm sabah vaktinde inecektir. Bunun üzerine İsa Aleyhisselâm’ın öne geçip cemaate namaz kıldırması için imam (Mehdi) arka arka yürümeye başlayacak. Fakat İsa Aleyhisselâm elini onun omuzlarına koyacak ve ona:

‘Geç öne namazı kıldır! Zira kamet senin için getirildi.’ diyecektir.

Bunun üzerine imamları (Mehdi) onlara namazı kıldıracaktır.” (İbn-i Mâce: 4077)



Dini dünyaya âlet eden sapıtıcı imamlar, dini kendilerine uydurmaya çalışırlar. Madde ve menfaat, mevki ve şöhret uğruna dinden çıktıkları gibi, başkalarını da çıkarmaya çalışırlar.

“Onlar ahiret karşılığında dünya hayatını satın alan kimselerdir.” (Bakara: 86)

Bununla da kalmayacak, Mehdiyim, hatta peygamberim diyen sahtekâr, soytarılar türeyecektir.

Bunları Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz haber vermiştir.

“Hepsi de Allah’ın peygamberi olduğunu iddiâ eden otuza yakın yalancı deccaller türemedikçe kıyamet kopmaz.” (Tirmizî)

Şimdi deccaliyet devrinin içindeyiz, en son deccale gelinceye kadar devam edecek.

“Şüphesiz ki kıyametin önünde yalancılar zuhur edecektir.” (Müslim)

İşte bu yalancılar bu zamanda mevcuttur. Onların her şeyi yalan ve dolandır.



Ey müslümanlar!

Şeytanın istilâ ettiği bu sahteler şeytan taraftarıdırlar. Onlara tâbi olan da onlarla beraberdir ve şeytan fırkasındandır. Bu yalancılara kanmayın. Onları iyi tanıyın.

Şimdilerde türeyen sahte mehdi de şarabı helâl saymakta, başı açık gezilmesine, kadınların çıplak dolaşmasına izin vermekte, namazı hafife almaktadır.



Resulullah Aleyhisselâm’ın müjdelediği Hazret-i Mehdi, Resulullah Aleyhisselâm’ın soyundan, Sıddık-ı Ekber -radiyallahu anh-ın yolundan gelse gerek.

İmâm-ı Rabbânî -kuddise sırruh- Hazretleri de bu hususta buyururlar ki:

“Sanıyorum ki Peygamber’imizin -sallallahu aleyhi ve sellem- geleceğini haber verdiği Mehdi, velâyetin en yüksek derecesinde olacaktır. O da bu Tarikat-ı aliye’den yetişmiş ve bu silsile-i aliye’yi tamamlamış ve tekmil etmiş olacaktır.

Zira bütün velâyet yolları, bu yolun altında bulunmaktadır. Diğer velâyetinin, nübüvvet makamının kemâlâtından nasibi azdır. Bu yoldan kazanılan velâyette ise, Sıddık-ı Ekber’in yolu olduğu için, o nübüvvet makamının kemâlâtından pek çok bulunur.” (251. Mektup)



Hülasa-i kelâm; İsa Aleyhisselâm ile Mehdi Aleyhisselâm beraberce İslâm dininin muzafferiyeti için çalışacaklar, kendilerine verilen vazifeyi bihakkın yapacaklardır.

Sahtelere ise bu vazifeyi kim veriyor? Şeytan veriyor.

Ve onlar şeytanın yardımcısı, askeridirler. Bunlar çıkacak fakat biz bu mevzuda da Hadis-i şerif’lerin nur ışığı üzerinde ümmet-i Muhammed’e gerçek Mehdi’nin alâmetlerini belirtiyor ve izah ediyoruz.

Bütün bu hadiselerin olması âhir zamanda olacaktır. O zaman artık fitne ve fesat artmış son haddini bulmuş olur.

Bu çıkanlar sahtedir. Bu çıkan ilk değil, sonuncusu da değil. Bundan sonra da çok çıkacak.

Hadis-i şerif’te:

“Ümmetimden yalancılar deccaller vücuda gelir.” buyuruluyor. (Münâvî)

Yalancı ve deccalden maksat, dıştan insanları irşad ve ıslah etmek sıfatıyla görünüp, gerçekte ise halkı ahkâma uymaktan alıkoyanlardır.

Hazret-i Allah’a ve Resul’üne isyan edenlerde akıl yoktur, onlara deli nazarı ile bakılır. Zaten bu adamın da deli raporu olduğu bilinmektedir.

Kendilerinin resul olduğunu söyleyen bu yalancılar, bir peygamberin “Nebi” olmadan “Resul” olamayacağını bilemeyecek kadar cahildirler. Gerçekten şeytan onlara bu yalanı süslü göstermiş, onları gururları aldatmış.

İlâhî emir ve hükümleri, bilgisizlik sarayı olan nefislerine soracaklarına ve şeytana uyacaklarına, Hazret-i Kur’an’a kulak verip itaat etselerdi bu rezil duruma düşmezlerdi.

Daha evvel şöyle arzedilmişti:

“Önümüzde çok büyük hadiseler, çok büyük sıkıntılar, çok büyük harpler var. Şimdiden Hazret-i Allah’a ve Resul’üne dönmeye bakın.

Mehdi Aleyhisselâm ancak ihlâs sahiplerini ordusuna alacaktır. Gerçekten bir imam gelecek, fakat fakirin tahminine göre bu zamana daha vakit var. Nasibi olan bu hakiki imamı görür. Çıktığı zaman tereddütsüz biât edin.”

Şu kadar var ki İsa Aleyhisselâm’ın da geleceği Âyet-i kerime ve Hadis-i şerif’ler ile arzedildi. Ona ve Mehdi Aleyhisselâm’a gönülden teslim olup biat etmek şarttır.

Çünkü Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz Hadis-i şerif’lerinde onun hakkında şöyle buyuruyor.

“Bakalım imamınız kendinizden olduğu halde Meryem oğlu İsa yanınıza indiği zaman durumunuz nasıl olur?” (Buhârî. Tecrîd-i sarîh: 1406)

Herkes imtihan olacak, böylece iman ile küfür ayrılacak.

Allah-u Teâlâ kime o lütuf nûr’unu koymuşsa ona tâbi olacak, kime koymamışsa olmayacak.


71 yorum

Sayın yetkililer bu

Sayın yetkililer bu yazıyı kaldırmanızı rica ediyorum insanları bilip bilmeden karalamaya hakkınız yok bu yazınız kaldırılmazsa siteniz www.zehirli.org T.C. Fatih 2.Asliye Hukuk Mahkemesi 2007/195 nolu kararı gereği sitenize erişim engellenecektir.Umarım ciddiye alırsınız yoksa mahkeme celbi geldiğinde haberiniz olmasın.

Saygılar sunarım,

13.09.2007 - misafir

siz böyle bir icraatta

siz böyle bir icraatta bulunun. Bende cevaban size 1000 tane site acayim. ve 10.000 tane link site ve forumlara bu ve benzeri yazilar ekleyeyim. bu sahtekarin ismi arandiginda googlede ilk siraya bu yazilari gecirteyim.. bu aralar geyet müsaidim.... bir nar parcasindan kac dane cikarmis hepbaraber görürüz o zaman..

buyrun hodri meydan.. önden siz buyrun. mahkeme kararinizi bekliyorum

yarin ahiretteki mahkemede size nasil bir erisim engeli konup zebanilerle basbasa birakilacak hep beraber grecegiz

hayirli ramazanlar

13.09.2007 - panzehir

İskender Evrenesoğlu

Neden fikre, tenkide gelemeyip, insanları mahkeme ile tehdit ediyorsunuz?Yazı hafif kaleme alınmış, mehdilik iddiasında bulunan şahsın sözleri tek tek irdelenmemiş bile.Kişisel hakaret de yok.TC mahekemesi bu davaya bakmaz bile.Yiyin birbirinizi der geçer!!
O herifi savunan kişi aklını başına devşirmeli bence.Allah razı olsun bu siteye emek verenlerden ve insanları uyarma ve uyandırma görevi yapanlardan.Fikriniz varsa onu yazın insanları tehdit etmeyin..!!

15.09.2007 - Can

İskender Evronosoğlu

İskender Evronosoğlu İslam dinin parçalamak için birileri tarafından imam tayin edilmiştir. Bu imansız mehdi müsvettesinin geçmişte yaptıkları ortaya çıkmaya başlamıştır ve bu sürecin daha da hızlanacağına eminim.,

İskender ayrı bir din kurmuştur.Asla ve asla İslam diniyle alakası olmayan bir dindir bu.
Bu dinin adı İSKENDERİYET dini tabi ki bu dinin birde kitabı var onun adı da REZALET NURLARI

İskender nefsini ilâh edinmiştir . iskendere uyan müritlerde dolayısıyla iskendere tapmış oluyor..

İşte delil ve ispatı:

Yahudi ve hıristiyan ulemâsı bir delile isnad etmeksizin birçok mesele ihdas ederek; dinlerinde haram olan şeye helâl, helâl olan şeye haram demişler, avam tabakası da bunları kabul etmişlerdir.

Âyet-i kerime’de şöyle buyurulmaktadır:

“Onlar Allah’ı bırakıp hahamlarını, rahiplerini ve Meryem oğlu Mesih’i rableri olarak kabul ettiler. Oysa kendilerine, bir olan Allah’a ibadet etmeleri emredilmişti.” (Tevbe: 31)

Âyet-i kerime’nin manasını bizzat Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz kendisi açıklamıştır.

Şöyle ki:

Daha önceleri hıristiyan olan Adiy bin Hâtim, boynunda gümüşten bir haç olduğu halde, İslâm hakkında bilgi edinmek niyetiyle Medine’ye gelmişti. Şüphelerini gidermek için Resulullah Aleyhisselâm’a bazı sorular sordu. “Bu âyet bizi âlimlerimizi, râhiplerimizi rabler edinmekle suçluyor. Halbuki biz onları kendimize rabler edinmeyiz. Bunun mânâsı nedir?” dedi.

Resulullah Aleyhisselâm “Onlar helâli haram kıldılar, haramı helâl kıldılar. Siz bunu öylece kabul etmiyor muydunuz?” diye sorunca Adiy “Evet böyledir.” diye tasdik etti. Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz:
“İşte bu sizin onları rabler edinmenizdir.” buyurdu. (İbn-i kesir)

Nasıl ki onlar Allah-u Teâlâ’nın emirlerini bırakıp rahiplerini, hahamlarını, İsâ Aleyhisselâm’ı ilâh edindilerse;

İskenderde Allah-u Teâlâ’nın kitabına iftiralar atarak(parantezler),kuranı kerimin hükmünü kendi heva ve heveslerine uydurmuştur.İskendere uyan müritler de , saptırıcı iskendere uydular.

iskender ise kendi dinine ve kendi kitabına göre hüküm veriyorlar..iskendere tabi olup peşinden gidenler de, iskendere uyduklarından dolayı iskenderi Rab olarak kabul etmiş oluyorlar.
Dolayısıyla müşrik olmuş oluyorlar. Allah’a inandık deseler bile, bu iddiâlarının inandırıcı olmadığı ortadadır.

İşte Âyet-i kerime, işte Hadis-i şerif!

Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde bu sapıkların zalim olduklarını, cehaletin koyu karanlıklarına daldıklarını, hidayetten uzaklaştıklarını haber vermektedir:

“Hayır!.. O zulmedenler bilgisizce keyiflerine uydular. Allah’ın saptırdığını kim hidayete getirebilir? Onların hiçbir yardımcıları yoktur.” (Rum: 29)

Abdullah İbn-i Ömer -radiyallahu anhüma-dan rivayet edildiğine göre, Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:
“İleride bir grup ortaya çıkacak. Bunlar Kur'an’ı okuyacaklar, ancak okudukları gırtlaklarından aşağıya geçmeyecek.

• İskender gibi bozguncular maalesef ki islamın zayıf yaşanıldığı(bu benim kanaatimdir) Türkiye’de isim yaptılar Bu isimler islam dininden ayrı ve hepside başındaki sahte imamların adıyla anılan birer dindir. Oysa Allah katında bir tek din vardır, o da İslâm’dır.

“Allah katında din İslâm’dır.” (Âl-i imran: 19)
Allah-u Teâlâ’nın yanında beğenip seçtiği, makbul kıldığı din yalnız budur.

Diğer bir Âyet-i kerime’sinde kullarına bu dine uymalarını bizzat emir buyurmaktadır:

“Hakk’a yönelerek kendini Allah’ın insanlara yaratılıştan verdiği dine ver. Zira Allah’ın yaratışında asla değişme yoktur.Bu dimdik ayakta duran bir dindir. Fakat insanların çoğu bilmezler.” (Rum: 30)

Allah katında bir tek din olduğu gibi bir tek de ümmet vardır. O da Muhammed Aleyhisselâm’ın ümmetidir.

Allah-u Teâlâ Müminun sure-i şerif’inin 52. Âyet-i kerime’sinde buyurur ki:

“Şüphesiz ki sizin bu ümmetiniz bir tek ümmettir. Ben de sizin Rabbinizim. O halde benden korkun.”

Allah-u Teâlâ inananları bir tek ümmet kabul ediyor, bu teklikten ayrılanlar huduttan ayrılmış oluyor. Onlar Allah-u Teâlâ’nın emrine uymadıkları için dinden çıktılar.

Enbiyâ Suresinin 92. Âyet-i kerime’sinde aynı şekilde, inananların bir tek ümmet olduğunu açıkladıktan sonra akabinde “O halde bana kulluk edin.” buyuruyor.

Allah-u Teâlâ Rum suresinin 31. Âyet-i kerime’sinde:

“Hepiniz O’na yönelin ve O’ndan korkun, namaz kılın, müşriklerden olmayın.” buyurarak, kullarının kendisine yönelmelerini, kendisinden korkmalarını, nefislerini ilâh edinmemelerini emir buyuruyor. Zira bu bir şirktir, yapan müşriktir. Bu Emr-i ilâhi’yi dinlemeyenlerin İslâm dini ile hiçbir ilgileri kalmaz.

Bu sapıklar “Biz din kurmadık.” diyorlar.
Bu bölücüler, bu türemeler bunu bilerek mi söylüyorlar, yoksa cehaletlerinden mi söylüyorlar?

Zira Allah-u Teâlâ Müminun Suresinin 53. Âyet-i kerime’sinde onların dinlerinin ayrı olduğunu, kitaplarının ayrı olduğunu, her bölücünün kendi dinine kendi kitabına göre hareket ettiğini, böylece dinden çıktıklarını açık açık beyan buyuruyor:

“Amma ne var ki insanlar din hususunda kendi aralarında parçalara bölündüler, çeşitli kitaplara ayrıldılar. Her bölük her parti kendi tuttuğu yoldan memnundur, yanında bulunan (din veya kitapla) sevinmektedir.”

İskenderiyet ayrı ve kitabı olan bir dindir.
Siz bu Âyet-i kerime’leri görmüyor musunuz? Yoksa bunu gizlemek için mi ilâhî fermanı gözardı etmek istiyorsunuz?

Âyet-i kerime’lere bir bir bakın ve inceleyinki ki durumunuzu görün, nasıl küfre kaydığınızı bilin..!

“Biz bölücü değiliz.” diyorsunuz. Allah-u Teâlâ Müminun Suresinin 53. Âyet-i kerime’sinde dininizin kitabınızın ayrı olduğunu, bölücü olduğunuzu beyandan sonra, 54. Âyet-i kerime’sinde ise sapık olduğunuzu beyan buyuruyor ve iman edenlere duyuruyor:

“Şimdi sen onları bir süreye kadar kendi sapıklıkları ile başbaşa bırak.”

Siz bu Âyet-i kerime’lere itiraz mı ediyorsunuz, inkâr mı ediyorsunuz?

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz de Hadis-i şerif’lerinde size “Türeme” ismini koymuş. Yani sizin isminiz ve aslınız budur.

Ayrı bir din kurduğunuza dair açık açık Âyet-i kerime’leri önünüze serildi. Bakın ve inceleyin de durumunuzu görün, nasıl küfre kaydığınızı bilin.

Ama sizler kendinizi İslâm’ın ön safındaymış gibi göstermek istiyorsunuz ve çalışıyorsunuz.
Allah-u Teâlâi iskender ve tayfaları gibi olanlara ve olacaklara karşı ne kadar gazaba gelmiş ki, Âyet-i kerime’lerinde şöyle buyuruyor:

“Biz o bölücülere (azap) indirmişizdir. Onlar Kur'an’ı parça parça edenlerdir. Rabbin hakkı için onlara mutlaka yaptıklarından soracağız. Resulüm! Sen emrolunduğun şeyi açıkça söyle ve müşriklerden yüz çevir.” (Hicr: 90-94)

“Onları ateşe çağıran imamlar kıldık. Kıyamet günü onlar yardım görmeyeceklerdir.Bu dünya hayatında biz onların peşine bir lânet taktık (daima lânetle anılacaklardır.) Kıyamet gününde ise onlar çirkinleştirilip iğrenç kimselerden olacaklardır.” (Kasas: 41-42)

İşte Âyet-i kerime’ler bir bir önünüzde. var mı bu ayetleri inkar eden.

Kendinize bakın, durumunuzu bu aynada görün.
Allah-u Teâlâ Rum suresinin 32. ayetinde
“Onlar ki dinlerinde ayrılığa düşüp fırka fırka oldular.” buyuruyor.

Her birinin ayrı bir isimle ortaya çıkmaları, ayrı bir din kurduklarını göstermektedir. Bu bakımdan İskender ve benzerleri İslâm dininin tahripçileri ve yıkıcılarıdırlar.

Allah-u Teâlâ içyüzünü apaçık meydana çıkardığı halde, dininizi halktan saklamak için, bütün bunları görmemezlikten geliyorsunuz. Çünkü siz gerçekten Huzur-u ilâhiye çıkacağınıza inanmıyorsunuz!

Allah-u Teâlâ Enbiya suresinin 93.ayetinde:
“Halbuki hepsi bize dönecekler.” buyuruyor.
Böylece onlar kıyamet gününde hem kendi günahlarını tam olarak yüklenirler, hem de bilgisizce saptırdıkları kimselerin günahlarının bir kısmını yüklenirler. Dikkat edin! Yüklendikleri yük ne kötüdür.” (Nahl: 25)

Yani onlar her ne kadar başkalarının günahlarını yüklenemeyeceklerse de, iki katı bir azab yüklenmekten kurtulamayacaklardır. Birincisi kendi sapıklıklarının vebali, ikincisi de önderlik edip saptırdıkları kimselerin yükü.
Sapanla saptıran azapta ortaktırlar.
Birisi öbürünü saptırmış, öbürü de onun saptırmasına boyun eğmiştir. Böylece günahı ikisi beraberce yükleneceklerdir. Bu da tek başına iyi niyetin yetersizliğini göstermektedir.

Bütün bu Âyet-i kerime’ler İskender gibilerin iç durumlarını ortaya koyuyor. Kaçacak yerleri yok.
Eyy müritler Bunun böyle olduğunu çok iyi bilin.
Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in Hadis-i şerif’lerinde “Küllühüm finnâr” buyurarak hepsinin cehennemlik olduğunu şimdiden haber veriyor.

Ey sapık bölücüler! Ey türemeler!

Allah-u Teâlâ’nın fermanlarını önünüze seriyoruz. Âyet-i kerime’leri bir bir açıklıyoruz. Hadis-i şerif’leri de hatırlatıyoruz. Hâlâ tevbe edip Hazret-i Allah’a kul, Habib-i Ekrem’ine ümmet olmayacak mısınız? Yoksa hala ilâh edindiğiniz iskenderin tarafında kalmak mı niyetindesiniz….?

28.10.2007 - misafir

Allah razi olsun

linkin mahkemeyle ulasima engellenmesine vermis oldugunuz cevab tam yerli yerinde olmus, ve insanlari aydinlatma yolundaki kararliliginizi taktir ettim. Allah razi olsun. siz yinede google da ve forumlarda bunlari yapabiliyorsaniz yapin lütfen! cünkü yilanin basini ezmezsen gelir müslüman kardeslerine dokunur! Tekrar Allah razi olsun.
Eyvallah HU

04.05.2008 - Ahmet a

Kahroldum

1 Haziran pazr günü Mudaya'da din adına yapılan ve içeriği tsavvuf ve islam olan bir konferansa katıldım. Konferansın giriş konuşmasını yapan zat öyle bir açıklamalar yaptı ki. adeta Kura'ı Kerim yeni başta yazılıyordu (parantez9 içine alına yazılarla yeniden yorumlanıyordu ve işin en ilginç yanı. Bu toplantının İskeder Evreneoğlu ümmeti olduğunu açıklamadan yapmaları. Evrenesoğlu adı açıklanınca çıkan tartışmalarda, sorulara açık cevap vereceklerini söyleyenler, cevapları içeride verceğiz diyerek bu kişleri badi gardlar vasıtasıyla dışarı attılar. Salonun 3te 2si boşalmasına rağmen mürit toplamak için konferansı sürdüren kişiler ne yazıkki sorulan sorulara asıl cevap vermek yerine kendi iddia ve sav'larını dile getirerek yeni bir dinin propogandasını yaptılar. Hadisleri, alimleri, mürşitleri yok sayan bu zihniyet ne yazıkki beyin yıkama yöntemiyel kendine taraftar toplamayı sürdürüyor. Allah rızası için bunlara bir dur diyen çıksın. Yoksa hepimiz mesulüz.

03.06.2008 - hakovat

Değerli kardeşlerim

Değerli kardeşlerim şeytani bu hareketler karşısında teyakkuzda olmamız gerekmektedir.Allah için bu adamlara karşı herkesi uyaralım. Yüce dinimizi sulandırmaya çalışan bu adamlar dış mihraklar tarafından kullanılmaktadırlar. İslam Allahu teaala tarafından muhafaza edilecektir ama bunların imanını çaldıkları kardeşlerimizin selametiçin çalışalım .

06.09.2008 - misafir

EVRENESOĞLU DEDİĞİMİZ

EVRENESOĞLU DEDİĞİMİZ ADAM EĞER MEHDİ İSE İSA AS GETİRMESİ LAZIM DAHA KURANI OKUMAYI BİLMEYEN BU ADAM NEDEN BAHSETTİĞİNİ BİLE BİLMİYOR.BAKSANIZA 65 MİLYON İNSANIMIZIN 60 MİLYONUNU HAŞA CEHENNEME YOLLADI.BİZİDE SALYA SÜMÜĞE BOĞDU AĞLAMAKTAN .KOMİK GÜLDÜRÜYOR BİZİ.ALLAH KENDİSİNE HİDAYET VERSİN .YAZIK YAZIK.

12.12.2008 - misafir

ALLAH kurtasin

ey arkadaslar bilmeden konusuyorsunuz ya inanmadıgınız sey dogruysa?
ölmeden önce ruhunuzu ALLAH a ulastırmayı dıleyın
tek kurtulus yolu bu
esselamualeykumverahmetullahveberekatuhu

15.01.2009 - misafir

dogru söyliyorsun o

dogru söyliyorsun o şarlatan bir insan yalancı ve şarlatan onun işi degili olması anti evrenesoglu

25.01.2009 - dogru

evet o adamı biliyorum

evet o adamı biliyorum kendini mehti zanneden zavallı bu adam bize yardım edecekte niye amerikada konuşuyor sırf insanların aklını boyuyor

25.01.2009 - bir dost

Allah islah etsin

Bakın çok yakın iki arakdaşım bu adama tabii olmuşlar.anlattıkları şeyleri duysanız inanamassınız.benim bunu anlayamamamın nedeni ise onlara göre benim allaha ulaşmayı dilemediğim için bana sır olduğuymuş.yani ben bu zata tabii olmadığım için allah kalbimi bu güzelliği görmeye kapamış.ve inanırmısınız her söylediği haşa allah kelamıymış gibi dinliyorlar.bu konuda anlattıklarını sizinlede paylaşmak isterim.belki yanlış yolda olduklarını böylece anlatabiliriz. ALLAHA EMANET OLUN

13.02.2009 - misafir

İSKENDER E ALLAHTAN ŞİFA DİLLERİM

Kardeş verdiğiniz bu hizmet inşallah ahirette ecir güzel ecirler olarak size döner.
Böyle sahtekarların iç yüzünü anlatmak en güzel hizmet.
İnsanların gözünün içine bakarak ben RESULÜM diyen ruh hastasınada allah şifa ve hidayet versin.

26.02.2009 - Ahmetl

hz mehdi

Böyle sahte mehdiler çıkmadıkça insanların hz mehdiden haberleri olmuyor..
her işte bir hayır var allah cc bunlar sebebi ile Onu hz mehdi ar ı bizlere müjdeliyor..

görelim mevlam neler düşünüyor..neler yapmayı arzu ediyor...

06.03.2009 - mesut akbaba

İskender Evrenesoğlu ABD de gözaltına alınmış !

arkadaşlar youtube sitesinde bir video var İskender Evrenesoğlu'nun Amerika'da yakalandığını yazıyor doğrumu acaba.Bu konuda biligisi olan arkadaşlar varsa bizimle paylaşabilirlermi...

01.04.2009 - misafir

Konular