Zehirli | Konular | Kitaplar

Hazreti Ali’yi sevmeyen var mı?

İbni Sebe, rafizi rivayetlere dayanarak diyor ki: Hz. Ali, (Ömer mütayı yasak etmeseydi, pek az kişi zina ederdi) demiştir.

CEVAP: Kesinlikle aslı olmayan uydurma bir rivayettir. Hâşâ Hz. Ali, iktidara geçince, insanların zina etmeye devam etmesini mi istedi de müta zinasını serbest bırakmadı? Hz. Ali’ye bu iftirayı yapanlar, kendisi buna iktidarında göz yumduğu için zinayı teşvik etti demek istiyorlar. Yani, Hz. Ömer’in vefatından sonra kendisi halife iken, mütanın meşru olduğunu niye ilan edip herkese duyurmadı? Duyurdu da Ehli sünnet hâşâ Hz. Ali’ye düşman olduğu için, biz müta yapmayız mı dedi? Bu rafizi rivâyetlerinin yalan olduğu her yönü ile bellidir.

İbni Sebe diyor ki: Ehli sünnete göre, İmamı Ali İbni Abbas’ı mütaya cevaz verdiği için ikaz ediyor ve Hayber hadisini okuyor. Halbuki İbni Abbas, ömür boyu mütaya cevaz veren seçkin bir sahabidir.

CEVAP: Hz. Ali, İbni Abbas’ı ikaz ediyor, (Evet Resulullah daha önce mütaya cevaz vermişse de, sonra bunu haram kıldı) buyuruyor. İbni Abbas, onun bildirdiği bir hadise niye karşı çıkacak ki?

Seçkin olmayan sahabi var mı? Allah hepsi cennetlik buyurmuyor mu? Cennetlik olmak seçkin olmak değil mi? İbni Abbas seçkin de Hz. Ömer seçkin değil mi? Üç halife seçkin değil mi?

Ehli sünnetin bildirdiğine göre İbni Abbas, daha sonra gerçeği öğrenince görüşünden vazgeçiyor. Rafızi görüşlerini esas alıp da, ehli sünnetinkileri yok saymak Sebecilere mahsus bir Yahudi taktiğidir.

İbni Sebe diyor ki: Hayber hadisini nakleden ez-zühri, Ehli sünnete göre, sika, sağlam bir hadis hafızı, rivâyetlerine güvenilen birisi ise de, biz o görüşte değiliz diyor.

CEVAP: Bu iftirasına da, İbni ebil Hadid gibi rafiziyi de senet gösteriyor. Sebecilerin o görüşte olmaları ne yazar ki? Zaten biz onların görüşünde olsak idik, biz de Sebeci, rafızi olurduk. Biz Resulullahın sünnetine uyan, Ehl-i sünnetiz. Biz ne sadece Hz. Ali’nin şiasıyız, ne de sadece Hz. Ömer’in şiasıyız. Biz Resulullahın şiasıyız, yani bütün eshabı kiramın şiasıyız.. Resulullahın sünnetine tabiyiz. İşte bundan dolayı bize Ehl-i sünnet denildi. Şia taraftar demektir. Hz. Ali’nin şiasıyız diyerek, eshabı kirama kin ve nefret beslemek âyetleri inkârdır. Hıristiyanların Hz. İsa’yı seviyoruz diyerek Resulullahı inkâr etmeleri nasıl bâtıl ise, Hz. Ali’yi seviyoruz diyerek Eshabı kirama kin beslemek de bâtıl bir yoldur. İbni Sebecilerin Hz. Ali’yi seviyoruz demeleri, Hıristiyanların İsa’yı seviyoruz demesine benzer. Taşkınca severek, Ona, ilah diye tapınıyorlar. Halbuki, Hz. İsa böyle sevgi istemiyor. Hariciler Hz. Ali’ye düşmanlık etti, rafıziler de onu aşırı sevdi. İmam-ı Ahmed İbni Hanbel, imam-ı Ali’den şu hadis-i şerifi haber veriyor: Resulullah buyurdu ki: (Ya Ali, sen İsa gibisin! Yahudiler, Ona düşman oldu. Mübarek annesine iftira ettiler. Hıristiyanlar da, Onu aşırı yükselttiler. Ona yakışan dereceden daha yukarı çıkardılar. Allahın oğlu dediler.) [İ. Ahmed]

Hz. Ali bu hadis-i şerifi haber verdikten sonra, (Benim yüzümden iki türlü insanlar helak oldu. Birisi, beni aşırı severek, bende olmayan şeyleri bana takarlar. Ötekiler de, bana düşman olup, birçok iftira yaparlar) buyurdu. Bu hadis-i şerif, haricileri, Yahudilere, Eshab-ı kirama düşmanlık eden rafızileri de Hıristiyanlara benzetmektedir. (Devamı var)

06082002