Zehirli | Konular | Kitaplar

bidatlerden kaçınmak

EN TEHLİKELİ BİD'AT, İSLAM DIŞI HAYATTIR

Fahr-i Alem s.a.v. Efendimiz beka yurduna göçmeden birkaç ay önce, bir cuma günü Cenab-ı Mevlâ şöyle ferman buyuruyordu: “Bugün dininizi kemâl e erdirdim, üzerinizdeki nimetimi tamamladım ve size din olarak İslâm'ı seçtim.” (Maide, 3)

Bu ayet-i celilenin ifade buyurduğu üzere Din-i Mübin-i İslâm kemâle ermiş, müminler için nimet tamamlanmış ve hayat tarzı olarak da İslâm seçilmiştir.

Bu durumda her kim Allah'ın kâmil nizamı ve ebedi dini olan İslâm'dan başka yol ararsa, muhakkak ki doğru yoldan ayrı düşer, hüsrana uğrar. Alemlerin Rabbi'nin beyanı ile, insanlık için artık İslâm'dan başka huzur ve mutluluk kaynağı bir hayat tarzı ve doğru bir yol yoktur. Onun dışında hepsi batıl ve çıkmazdır. Esasen insanlığın bunca tecrübesi de bu durumu isbat ve teyit eder.

Cenab-ı Hak ayet-i celilede şöyle buyuruyor: “Kim İslâm'dan başka bir din ararsa, bilsin ki bu din asla kendisinden kabul olunmayacak ve o ahirette ziyana uğrayanlardan olacaktır.” (Âli İmran, 85)

DEĞİŞİKLİK YOK ETMEK DEMEKTİR

Bid’at sahiplerini sevmemek hatta buğdi fillah etmemiz lazım ama iç içeyiz ne yapmamız lazım?

CEVAP
Sevmemek başka iyi geçinmek başka. Herkes ile iyi geçinmek gerekir. Bid’at ehli, küfre düşmemişse müslümandır. Din kitaplarımızda, kâfirlerin bile kendilerinin değil, itikadlarının pis, kötü, yanlış olduğu bildirilmektedir. Bid’at ehlinin hâli de buna benzer.

İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
(Bid’at ehli, yapacağı değişikliklerle, dini düzelteceklerini, olgunlaştıracaklarını zannederek bid'at çıkarıyor, bid'atlerin zulmetleri ile sünnetin nurunu örtmeye çalışıyorlar. Bunlar, dinin noksanlıklarını tamamladıklarını iddia ediyorlar. Bilmiyorlar ki din noksan değil, kâmildir. Dini noksan sanıp, tamamlamaya [çağa uydurmaya, çeşitli bid’atler çıkarmaya] çalışmak, Maide suresinin, (Bugün sizin için dininizi ikmâl eyledim. Üzerinize olan nimetimi tamamladım ve size din olarak İslamiyet’i vermekle razı oldum) mealindeki 3. âyetine inanmamak olur. (m.260)

BİD'ATLER MAYIN GİBİDİR

Dinin bir emrini hiç yapmamaktansa, azını yapmanın bir zararı olur mu? Birkaç örnek vereyim:

1- Namaz rekatları çoktur. Her vakitte iki veya bir rekat kılsak, hiç kılmamaktan daha iyi değil mi?
2- Sünnet üzere sakal bırakmayıp yalnız çenede bırakmak, hiç bırakmamaktan iyi değil mi?
3- Kurban bayramında koç kesemedim, bir tavuk kestim, hiç kesmemekten iyi değil mi?
4- Üç arkadaş da, güçleri yetmediği için ortak bir koç kesmişler. Hiç kesmemekten iyi değil midir?
5- Tesbihleri 33 defa değil de 3 er defa çeksek, hiç tesbih çekmemekten iyi değil mi?

CEVAP
Bunlar ibadettir. İbadetleri değiştirmek, hiç yapmamaktan daha büyük günahtır. Çünkü hiç yapmamak belki tembellikten ileri gelebilir. Fakat ibadeti değiştirmek, kendi aklını beğenip Allah’ın emrini beğenmemekten ileri gelir. İbadet, Allah’ın gönderdiği Kitaba ve Peygambere uymak demektir. Bir insan, bir işi, Allah’ın emri olduğu için değil, kendi aklına uygun geldiği için yaparsa, Ona kulluk yapmamış, dinin emrini yerine getirmemiş olur. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Her bid'at sapıklıktır.) [Müslim]

BİD'AT EHLİ İLE DOSTLUK KURMAK

Bid’at ehli ile dostluk kurmakta mahzur var mı?

CEVAP
Bid’at ehli ile arkadaşlık yapmak, oturup onunla sohbet etmek caiz değildir. İmam-ı Rabbani hazretleri (İyi biliniz ki, bid'at ehli ile konuşmak, kâfirle arkadaşlık etmekten, kat kat daha fenadır. Bid'at ehlinden yılandan, canavardan kaçar gibi kaçmak gerekir) buyurdu. (m.260)

Bid'at ehlinden başka herkese, dosta ve düşmana, Müslümana ve kâfire, daima güler yüz, tatlı dil göstermelidir. Bid'at ehline ve münafıklara ve açıkça günah işleyenlere tatlı dil ve güler yüz caiz olmadığı için, zaruret olmadıkça, bunlarla karşılaşmamaya, görüşmemeye çalışmalı, görüşülürse, zaruret miktarını aşmamalıdır. (Nikaye)

Bid'at ehli ile görüşmeyi yasaklayan hadis-i şeriflerden bazıları şunlardır:
(Bid'at sahibine hürmet eden, İslamiyet’i yıkmaya yardım etmiş olur.) [Taberani]

(Bid'at ehline sert davran! Allahü teâlâ, onlara düşmandır.) [İbni Asakir]

(Onlardan kaçın! Sizi dalalete, fitneye düşürmesinler.) [Müslim]
(Hasta olurlarsa, ziyaretlerine gitmeyin!) [Ebu Davud]

(Karşılaşınca, onlara selam vermeyin!) [İbni Mace]
(Onlarla birlikte bulunmayın, birlikte yiyip içmeyin!) [Ukayli]

Bid’at ehli ile dostluk kurmak

Bid’at ehli ile arkadaşlık yapmak, oturup onunla sohbet etmek caiz değildir. İmam-ı Rabbanî hazretleri (İyi biliniz ki, bid’at ehli ile konuşmak, kâfirle arkadaşlık etmekten, kat kat daha fenadır. Bid’at ehlinden yılandan, canavardan kaçar gibi kaçmak gerekir) buyurdu. (m. 260)

Bid’at ehlinden başka herkese, dosta ve düşmana, Müslümana ve kâfire, daima güler yüz, tatlı dil göstermelidir. Bid’at ehline ve münâfıklara ve açıkça günah işleyenlere tatlı dil ve güler yüz câiz olmadığı için, zaruret olmadıkça, bunlarla karşılaşmamaya, görüşmemeye çalışmalı, görüşülürse, zaruret miktârını aşmamalıdır. (Nikaye)

Bid’at ehli ile görüşmeyi yasaklayan hadis-i şeriflerden bazıları şunlardır:

Bid’at nedir, ne değildir?

Bid’at, sonradan çıkarılan şey demektir. Bunlar ya âdette olur veya ibâdette olur.
Âdette bid’at, sevap beklenilmeden, dünya menfaati için yapılan şeylerdir. Âdette bid’at, bir ibâdeti bozmazsa veya dinin yasak ettiği bir şey değilse günah olmaz. Âdette olan bid’at, ceket, pardösü giymek, çay ve kahve içmek gibi dinin yasak etmediği bir şey ise, günah değildir. Peygamber efendimizin papaz ayakkabısı ve Rum cübbesi giydiği hadis-i şerifle bildirildi. (Tirmizi)

Kırkıncı ve Elliikinci Gece

Bazı yerlerde ölen kimsenin kırkıncı ve elliikinci gecesi hesap edilip o gece mevlit okutulmaktadır.

İslâm'da ölen bir mümin için okunan Kur'an-ı Kerim, yapılan dua ve verilecek sadakanın faydası vardır. Ancak yedinci, kırkıncı ve elliikinci gecenin bir manası ve İslâmi kaynağı yoktur. Okunacak Kur'an-ı Kerim her gün her gece okunabilinir. Bu İslâm'a sokulan bidatlardandır. Bidatı uygulamanın faydası yoktur. (1)

Kısmetin Kapanması

BİDAT NEDİR?

Peygamberimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) zaman-ı saa­detinden uzaklaştıkça sünnetler örtülmekte, yalanlar çoğaldığı için bid'at yayılmaktadır. Bid'ati yaymak, din-i islâmı yıkmak­tır. Bid'at çıkarana ve işliyenlere hürmet etmek, onları büyük bilmek, İslâmiyetin yok olmasına sebep olur. Hadis-i şerifde (Bid'at işliyenlere büyük diyen, müslümanlığı yıkmağa yardım etmiş olur.) buyurulmuştur. Bunun ne demek olduğunu iyi düşünmelidir. Bir sünneti meydana çıkarmak ve bir bid'atı ortadan kaldırmak için son gayretle çalışmak lâzımdır. Her zaman hele müslümanlığın çok zaiflediği bir zamanda, İslâmiyeti kuvvetlendirmek için sünnetleri yaymak ve bid'atleri yıkmak lâzımdır.